Tatlı Koku

Misafir

RPG Baş Rol Oyuncuları : Edward Cullen , Emmett Cullen , Marie Isabella Swan
Yer ve Zaman : The Flatiron Building, Akşam Saat 21.00 ( 9 )

Havanın daha yeni yeni karardığı sıralarda Edward'ın içinde o gün tatlı bir sıkıntı vardı. Bugün havada dolunay vardı ve Edward bunu iyiye yorumlamazdı. Önünden geçen hızlı arabaların sesleri Edward'ı rahatsız etsede, bugün araba sesleri onu rahatsız edemeyecek kadar Edward'ın kafası başka şeylerle meşguldü. Ahşap tahtalardan yapılmış bankın vidaları gevşekti ve hareket ettikçe gıcırdıyordu. Edward olabildiğince hareket etmeden beklerken oldukça vücudu dik, iki elleri dizlerinin üstünde yoldan geçenleri seyrediyordu. Diğer yandan Emmett ve Bella'nın gelmesini de büyük bir sabırsızlıkla bekliyordu. Hiç birşey belli etmeden kafasını sağa sola doğru çevirip, arada bir nasıl koktuğuna bakıyor, kötü kokuyor ise her ihtimale karşı yanında getirdiği küçük, üçgen şeklinde, mozaik desenli camdan yapılmış içinde altın renginde bir parfüm getirmiş ve her aklına geldiğinde sıkıyordu. Aklına iyi düşünceler getirerek kendini biraz rahatlatıyordu. Etrafına keskin bakışlar atarken diğer yandan yanında bulunan gazeteliğin içinde bugünün gazetesini buldu ve çokta ilgilenmese de eline gazeteyi alarak yüzünü kapatacak şekilde gazeteye göz gezdirdi. Gözleri gazetedeyken aklı ve kulakları gelecek ayak seslerine yoğunlaşmıştı. Gazetesini dikkatlice okurken ayağını, ayağının üstüne attı ve üzerinden attığı stres, şuanda üzerinde bulunduğu rahatlık ile beklemeye koyulmuştu.

Konu: Geri: Tatlı Koku Çarş. Ekim 07, 2009 8:19 pm

Ormanın yakınlarından ayrılmıştı.İnsan gibi gözükmeye özen gösteriyordu.İnsan kanı kokusu boğazını ağrıtıp yakıyordu.Ayağı yere değerken çıkan sesi duymuştu.Yavaş yürümek için kendini sıkmıştı.Birden kendini gevşetti.Ve insanlardan daha hızlı yürümeye başladı.İlerlediğinde bir koku dikkatini çekmişti.İnsan kokusu değildi.Şekil değiştiren yada kurtadam hiç değildi.Bu sadece Emmett'in soyundan biri olabilirdi.Adımlarını geriye attı ve adamın yanına geçti.Adam dikatini gazeteye vermiş gibi görünmeye çalışıyordu.Sesini gevşeterek:

"Selam dostum kendini saklamak için güzel bir yol" dedi.Ve ardından hoş bir kahkaha attı.Daha sonra elini uzatarak

"Selam dostum" dedi.Koku hala boğazını yakıyordu ardından kokunun birazcık Edward'dan geldiğini fark etti:

"Dostum sen bir insanla çok mu yakına geldin sanırım kendini tutamadın" dedi ve kıkırdadı.İri kaslı vücudunu düzelterek kolunu Edward'ın omzuna koydu.Kahkaha atarak:

"Noldu anlat bakalım" dedi.Fısıldar bir şekilde hiç bir insan duyamazdı sadece vampirler duyabilirdi Emmett'in sewssizce söylediklerini.

Misafir

Kendinden birini görmek Edward'ı hem mutlu etmiş, hem de içinde ki bu mutluluğu yüzüne kısa ve seksi bir gülücük ile göstermişti. Emmett'in kolu omzuna değerken ondan da garip ve bilindik bir koku geliyordu. Edward, burun deliklerini iyice açıp derin bir nefes aldıktan sonra keskin nefes alma yeteneğini tekrar kullanarak :

" Dağ Aslanı? "

Diyerek kafasını ani hareketle sağa doğru kaydırdı ve sol gözünü belerterek verdiği soruyu doğrulamak için bir işaret bekledi. Çok sürmeden normale döndü ve eliyle yanına buyur etti. Edward, bu sefer çok fazla derin nefes almasa da burnuna bilindik bir koku, sevdiği kızın Bella'nın kokusu gelmişti. Derin bir nefes aldı ve Emmett'a dönerek :

" Ayrıca söylemeyi unuttum. Sana bir sürprizim var. Tanıştırmak istediğim bir kız. Çok sürmez burada olur. "

Diyerek Bella'nın geldiğini bilme sevinciyle ve onun huzuruyla içini garip bir sevinç kaplamıştı. Banka iyice yayıldıktan sonra gelmesine çok kısa süre kala Emmett'a dönerek kısa sohbet etmek istedi.

Konu: Geri: Tatlı Koku Çarş. Ekim 07, 2009 9:22 pm

Kapıdan dışarı adımını attığı anda iliklerine kadar sert soğuğu hissetti. Sert soğuğun bedenine çarptığı anda aklına gelen tek şey Edward oldu. Son zamanlarda bu ona fazla sık oluyordu aslında. Her kelime onu çağrıştıruyordu aklında, ya da bir şekilde onu, geleceklerinin ne tür bir belirsizlik içinde kaybolduğunu düşünüp kendi içinde kayboluyordu. Bunu hiçbir zaman edward'a belli etmek istemezdi, zaten onun düşüncelerini okymamayışını da artı olarak görüyordu. Ne var ki onun hiçbir şekilde anlayamayacağı kadar garip davranışlar sergiliyordu. Bella'yı fazla etkileyen, garip, gizemli davranışlar. Hayatının edward'la başlamış olduğuna emindi. Hiçbir şekilde ondan öncesi yoktu, anılmaya değmiyordu. Bu çok saçmaydı aslında. Kendine binlerce kez sorduğu soru 'yaşananlar gerçek mi?' olmuş olsa da son yaşananlarla birlikte artık bu soru beyinden silinmeye başlıyorduBuluşacağı yere geldiklerinde Edward'ı gördü ve gözleri sadece ona odaklandı. Yanlarına biraz daha yaklaşmak için hızlı adımlarla yürümeye başladı.

Misafir

Bella'nın kokusu iyice keskinleşirken Edward, duyulmayan ve atmayan kalbinin atışlarını sanki beyninde hissediyordu. Havada ki rüzgarla birlikte gelen soğuk, Bella'nın saçlarının savrulmasına ve Edward'ın kendini zor tuttuğuna dair bir işaretti. Bella'nın artık gözüyle görebileceği kadar yakına geldiğini gören Edward, aklında onun yanına hızlıca koşup kavramak ve onunla sonsuza doğru bir yürüyüş yapmaktı fakat bunun için daha çok erkendi. Gözlerini keskinleştirdi ve hiç kırpıştırmadan ayağa kalktı ve Emmett'i aldırmadan bir insan gibi hiç alışılmadık bir durum gibi normal hızda yürüyerek Bella'nın yanına gitmişti. Daha dün gece yaşadıklarını bir hayal, bir rüya gibi hatırlarken bu onun için gerçekti. İçinden onu öpmek geçiyordu ve biraz düşündüğüne onu öpmenin hiçbir sorun yaratmayacağını biliyordu. Bella'yı öptüğünde ise Emmett'in burada ne olduğunu anlayacağınıda biliyordu ve fazla beklemeden karşısında duran o güzelliğe, Bella'ya bakarak dün onu bıraktığı gibi elleriyle başını kavradı ve kısa fakat bir o kadar istekli ve samimi bir öpücük kondurdu. Ardından elini onun sırtına attı ve onu kavradığından emin olduktan sonra konuşmaya başladı :

" Bunların bir hayal olmadığını düşündükçe yaşama isteğim daha bir artıyor. Hayatımda bundan sonra sadece sen varsın gibime geliyor. Eğer bir gün ayrılıcak isek bu anın tadını yaşamak istiyorum. "

Eli, Bella'nın omuzları üstünde sıkıca kavrayıp giderken Bella'nın hemen Edward'ın oturduğu bankta oturan Emmett'a şaşkınlıkla ve ne olduğu belirsiz biriyle baktığını gördü. Bu şaşkınlığa bir son vermek için tekrar Bella'ya döndü ve :

" Ayrıca bu benim kardeşim Emmett. Eminim iyi anlaşacaksınızdır. Onu sana tanımlayamam, onunla biraz zaman geçirdikçe onunla iyi anlaşacağından eminim yada öyle umuyorum. "

Dedi ve onu saçlarından öperek suratına samimi bir gülücük kondurarak Bella'nın sırtından hala elini indirmeden banka oturdular. Bella'yı göğsüne yaslandırdıktan sonra Emmett ile Bella'nın konuşması için Emmett'a dönerek söze başladı:

" Evet Emmett. Sana bahsettiğim Bella bu. Evet ne düşünüyorsun? "

Dedi gülümseyerek ve Bella'nında fazla dikkatli olmamasının altında yatan o dikkatli dinleyişi fark ettikten sonra içten içe gülmüştü.

Konu: Geri: Tatlı Koku Perş. Ekim 08, 2009 12:21 pm

Emmet bir kadını buraya geldiğini gördü Edward onu öpmüştü ne oluyordu.Onda vampir kokusu almıyordu.Boğazı çok yanıyordu.Daha önce hiç bir insanla bu kadar yakına gelmemişti.Edward Emmett'i tanıştırdıktan sonra Emmett'le iyi anlaşacağını söylemişti.Daha sonra Emmett'e:

" Evet Emmett. Sana bahsettiğim Bella bu. Evet ne düşünüyorsun? " demişti.Bella bir insandı hımm ilginçti.Çekingen bir şekilde elini uzatıp uzatmamaya karar verememişti.Daha sonra inanılmaz bir hızla elini uzatmıştı:

"Merhaba madam ben Emmett" dedi ve bir kahkaha attı.Edward'a sadece vampirlerin duyacağı şekilde

"Lanet olsun! Dostum derdin nedir dünya tersine döndü yada kızı öldürmek istiyorsun" dedikten sonra bir kahkaha daha attı ardından tekrar fısıldadı:

"Bari sırrımızı biliyor mu?" dedi tedirgin bir şekilde sonra Bella'ya dönerek gülümsedi.Ne yapmalıydı? Susuzluğu alevlenmişti.Bir ara Bella'nı arkasına geçti o Edward'a bakareken ağzını açıp boynuna yaklaşıyordu.Sonra kendini son anda geriye doğru fırlattı.Sanırım çok uzağa fırlamıştı.Etrafa baktı kimse yoktu bu iyiydi.Son hızla yanlarına koşarak Bella'nın arkasında durdu.Bella hiç bir şeyi fark etmemişti.Edward Emmett'e kahkahalarla gülüyordu.Emmett'de kıkırdadı.Daha sonra ileriye doğru adımlarını attı.Edward yanında durduktan sonra elini burnuna siper etti ve nefes alışını durdurdu.Vücudu hareket etmiyordu.Lanet olsun Bella Fark edebilirdi.Hemen nefes alıyormuş gibi omuzlarını hareket ettirmeye başladı.Gelecek cevapları bekliyordu.

Konu: Geri: Tatlı Koku Perş. Ekim 08, 2009 1:49 pm

Edward Bella'nın yanına gelerek, ona küçük bir öpücük vermişti. Daha sonra Bella'yı kavrayarak konuşmaya başladı:
"Bunların bir hayal olmadığını düşündükçe yaşama isteğim daha bir artıyor. Hayatımda bundan sonra sadece sen varsın gibime geliyor. Eğer bir gün ayrılıcak isek bu anın tadını yaşamak istiyorum. "
Bella, bu sözler karşısında gülümsemişti Edward'a. Banka oturmak için giderlerken bankta oturan birisini gördü ve hayretler içinde bakakalmıştı. Çok garip bir tipti. Merak etmişti doğrusu. Edward'a, "bu kim?" anlamıyla baktı ve Edward da anladı ki tanıtma gereği duymuştu.
" Ayrıca bu benim kardeşim Emmett. Eminim iyi anlaşacaksınızdır. Onu sana tanımlayamam, onunla biraz zaman geçirdikçe onunla iyi anlaşacağından eminim yada öyle umuyorum. "
Sonunda ayakta kalmaktan kurtulup banka oturdular. Daha sonra Edward, Emmett'a döndü:
"Evet Emmett. Sana bahsettiğim Bella bu. Evet ne düşünüyorsun? "
Demek kardeşine Bella'dan bahsetmişti. Bella gözleri kendi ellerinde; gülümsedi. Emmett elini öyle hızla uzatmıştı ki Emmett'ın cümlesini ancak kendine geldiği zaman cevaplayabilmişti: "Merhaba madam ben Emmett" Bella'da elini uzatarak onun elini sıktı. Aynı soğukluğu dün gece Edward'da da fark etmişti. Aileden gelen bir özellik olduğunu düşündü Bella. "Bende Bella, memnun oldum Emmett." dedi gülümsemeye çalışarak. Fazla mı ürkek davranıyordu ne?!

Misafir

Edward bu olanları büyük bir içtenlikle ve neşeli izliyordu ki bu kahkaha kompardımanı hala devam ediyordu. En gülünç olan şey ise ikisinin de birbirinden ürkmesiydi fakat ikiside farklı anlamlar da birbirlerinden ürküyorlardı. Bella utangaçlıktan, Emmett ise dayanamayıp sonunda Bella'nın boynuna sonsuz bir vampir öpücüğü konduracağından korkuyordu. Edward bunları hiç telaşa vermiyordu ve önemli bir problem olarak saymıyordu. Çünkü Emmett'in Bella ile dışarıda görüşeceklerini pek zannetmiyordu ve eğer Emmett Bella'ya saldırırsa zaten onun canını okuyacağını biliyordu. Edward ikisinin üzerinden bu gerginliği ve ürkekliği atmak için ilk adımı atmaya yetlenmişti. İçinde bulundukları ortamla ilgili bir konu açmak için ağzından yavaş ve yumuşak kelimeler çıkmıştı:

" Evet, birbirinize baya ısındınız gibime geliyor. Bu beni mutlu etti."

Dedi ve gözlerini biraz yumdu ve dudakları üste doğru kalkarak ufak ve sevimli bir gülücük kattı bu soğuk ortama.

Konu: Geri: Tatlı Koku Perş. Ekim 08, 2009 4:05 pm

Emmett kahkahalarla birlikte mutlu olmuştu.Bella gerçekten Emmett'den korkmuştu.Emmett bir kahkaha daha attı.Edward konuşmaya başlayınca onu dinlemeye koyuldu:

" Evet, birbirinize baya ısındınız gibime geliyor. Bu beni mutlu etti." demişti.Birbirlerine ısınmışlarmıydı?Şakamı yaıyordu.Yavaşça Edward'a yaklaştı:

"Dostum ne dediğinin farkında mısın? Kız benden korkuyor" dedi ve bir kahkaha attı.Ve tekrar ciddileşerek:

"Soruma cevap vermedin sırrımızı biliyor mu?" dedi.Sesi fısıltı şeklinde çıkmıştı.Galiba biraz sert bir fısıltıydı.Bella duymuş olabilirdi.Umarım duymamıştır diye içinden geçirdi.Kırmızılaşan gözlerini Bella'dan kaçırmaya özen gösteriyordu.Susamıştı.Edward'ın koluna hafif bir şekilde vurdu.Edward gözlerine bakınca anladığını fark etmişti.Ama Emmett uzun zamandır vampirdi sabredebilirdi.Ayakta duruyordu.Bella galiba ayağa kalkmaya çalışırken bacağı bankataki demire gelmişti ve kesilmişti.Galiba biraz derin kesilmişti.Yaradan kan akıyordu.Kan kokusu Emmett'in gözlerini kıpkırmızı yapmıştı.Çok hafif hırıltı sesleri çıkardı.Ve elini burnuna siper ederek nefes almasını durdurdu.Bella'nın bir şeyler mırıldandığını duydu.

Kan Emmett'i susuzluğun doruk noktasına getirmişti.Ama baş edebilirdi.223 yıldır boşuna yaşamıyordu.Elini burnundan çekerek ilerledi Bella'nın yanına gitti.Ve bir dizini yere koydu.Bella'nın ayak bileğini tutmuştu.Yarayı inceliyordu.Bir ara kanı tamamen içmek istedi ama buna izin vermemeliydi.Eliyle etrafa dağılan kanı temizledi.Yaraya dokunmamalıydı mikrop kapabilrdi.Hemen dönerim gibisinden bir işaretle ayağa kalktı.Edward donmuştu.Hiç hareket etmiyordu galiba kkendini kontrol etmeye çalışıyordu.Emmett hemen sonra dönmüştü.Elinde gazlı bez,tentürdüyot,birazda pamuk vardı.Tentürdüyotu pamuğa döktü ve yarayı özenle sildi.Yara biraz yanacaktı.Diğer pamuklarla akan kanın izlerini sildi.Gazlı bez inceydi sonuçta çok önemli bir durum yoktu.İnce net bakılmadıkça fazla kendini belli etmeyen bezi Bella'nın bacağına yapıştırıp ayağa kalktı:

"Sanırım daha iyisin" dedi.Ve tek kaşını kaldırdı ardından gülümsedi:

"Bayan güzelin kendine dikkat etmesi lazım" dedi.Ve tekrar kahkaha attı.Ardından Edward'ın omzuna hafifçe vurdu.Edward kendini serbest bırakmıştı.Rahatylamıştı.Daha sonra Bella'nın dudağına bir öpücük kondurmuştu. galiba Emmett gökyüzünü seyre dalmıştı.

Konu: Geri: Tatlı Koku Perş. Ekim 08, 2009 5:03 pm

Bella oturmaktan sıkılmıştı artık. Ayağa kalkmak istemişti. Kalkarken bacağı bankın demirlerinden birisine battı ve derin bir yara oluştu. Bembeyaz teninden kan selleri akıyordu resmen. Yaranın verdiği acıyla Edward'ın elini sımsıkı tutuyordu ve daha çok sıkıyordu. Ellerindeki soğukluk tüm vücuduna yayılmış, uyuşturmuştu bile. Acıyı hissetmek artık mümkün bile değildi.

Emmett ise hemen ayağa kalkarak Bella'nın önüne çömeldi ve yarayı temizlemeye başladı. Sanki kendini sıkıyor gibiydi Emmett. Kan görmeye dayanamadığını düşündü Bella. Yarayı temizledikten sonra bacağını bir sargı beziyle sararak yarayı kapatmıştı Emmett.

"Sanırım daha iyisin." dedi Bella'ya gülümseyerek. Arkasından da ekledi: "Bayan güzelin kendine dikkat etmesi lazım." dedi. Bella Emmett'ın gülümsemesine karşılık verdi. "Teşekkür ederim.Yalnız birşey soracağım. Sizin elleriniz neden soğuk? Hava o kadar sıcak ki aslında..."

Konu: Geri: Tatlı Koku Perş. Ekim 08, 2009 5:23 pm

Emmett gelen soruya karşılık donmuştu ne diyecekti.Biz vampiriz kan içeriz hayal edemeyeceğin kadar hızlı koşarız ve sıçrarız daha bir sürü özellik mi demeliydi? Cevap vermekte zorlanıyordu.Biraz düşündü ardından yüzüne biraz zorlanarak gülümeme ifadesi takındı:

"Ah Bella hava sıcak ve biz soğuğuz çünkü...Bizim ailemizden gelen bir şey aslında" dedi.Bella buna inanmazdı belki ama gerçeğide söyleyemezdi.Gülümseyerek birazda yüzünde endişeyle Bella'ya baktı ardından bakışlarını Edward'a çevirdi.İkiside şaşırmıştı.En azından neden Edward bana yaklaşmadı diye sormamıştı.Daha sonra gözü Bella'yla birleşti.Hemen bakışlarını kaçırdı.Şüphelenmişe benziyordu.Aslında haklıydı böyle bir kaçamak cevaba herkes şüphelenirdi.Bir adm geriye çekildi Bella'nın kokusu boğazını yakıyordu.Ve ağrıtıyordu.Madem Edward'ın sevgilisiydi ona zarar vermezdi.Çünkü oda aileden sayılırdı.Bir tek vampir olsaydı daha iyi olurdu ama böylede iyiydi.Bella'ı vampirken düşünmüştü.Sakarlıklarını beceremediğinde çığlıklarını onu pek tanımıyordu ama gözünün önüne gelmişti.Bir kahkaha patlattı daha sonra kolunu Edward'ın omzuna koyarak:

"Günleriniz nasıl geçti?" diye sordu.Biraz ilginç bir soru olmuştu.Bir an boğazını tutup tekrar elini serbest bbıraktı.Aldığı her solukta susuzluğu bir kaç kat daha artıyordu.Carlisle gibi kendine hakim olabiliyordu fakat onun kadar olamazdı bi insanın kanının tadına bakıp durabilmek çok güçlü bir irade gerektirirdi.Bella garipser gözlerle Edward Emmett'e bakıyordu.Bir an biz vampiriz deyip gerçekleri anlatmak istedi ama yapamazdı.Bu anda Edward'ın ona öpücük kondurmasını beklemişti.Daha sonra sorulara cevap olarak kelimeler yağmaya başladı.

Misafir

Bella'nın ayağının kanamasına kadar hiç ses çıkarmayarak sadece Bella ve Emmett'in davranışlarını izlerken Bella'nın ayağından dökülen kanın kokusu kendisini sarhoş etmişti sanki. Emmett'in ani hareket etmesiyle Edward'da irkilirken bu ani hareketin sadece yardım amaçlı olduğunu fark etti. - Bu biraz geç olsada. - Bella'nın acı içinde kıvranırken Edward hala orada oturuyordu. Edward birden bunun insanlar için güç bir durum olduğunu fark etti ve ayağa kalktı. Emmett'in zaten el çabukluğuyla bu işin yarısından çoğunu hallettiğini gördü. Bella'nın bu yarayla meşgul olduğunu görürken Emmett'in üzerinden çok zaman geçtiği sorusuna yanıt verme fırsatını nihayet bulabilmişti:

" Hayır daha hiçbir şeyden haberi yok ve açıkca söylemek gerekirse daha da söylemeyi planlamıyorum. "

Dedi ve Bella'nın elini sıkıca tutarak ona destek olmaya çalıştı.

Konu: Geri: Tatlı Koku Perş. Ekim 08, 2009 7:14 pm

Emmett gelen cevapla rahatlamıştı.Neyseki bilmiyordu.Bella iyi gibi gözüküyordü.Edward biraz huzursuz gözüküyordu.Kimse konuşmuyordu.Hava iyice kararıyordu.Edward ile Emmett'in bembeyaz vücudu karanlıkta dikkat çekiyordu.Bedenini duvara yasla kafasını biraz geriye atarak duvara yasladı.Bir grup genç Emmett ve Edward'a göre genç etrafta dolaşıyordu.Birisi Biraz onlara doğru yaklaşarak dudaklarını kıpırdattı:

"Bayan benimle bi gece gezisine gelir misiniz?Ücreti neyse halledilir" demişti.Emmet çok aşırı derecede sinirlenmişti.Kardeşinin kız arkadaşı onunda kardeşi sayılırdı ve kardeşine bulaşılmasından nefret ederdi bütün gruptakiler kahkaha atarak Bella'ya doğru ilerliyordu Emmet Bella'yı kolundan arkaya doğru çekti ve Edward'la Emmett'in arkasında duruyordu.Emmett karanlık gecede ilerledi.Parmağıyla adamlara ileriyi işaret etti adamlar yeniden kahkaha attı ve o yöne ilerlemeye başladılar ne olacağını anlamışlardı Emmett'i döveceklerini sanıyorlardı.Emmett'le uzaklaştıktan sonra biri Emmett'in kolunu tutup tokat atmıştı.Bu bardağı taşıran son damlaydı.Adamın üstüne atlayıp boynunu kırdı bütün kemiklerini paramparça etti.Diğer adamın kolunu tutup büktü ve kolu kırıldı adam çok acı bir şekilde çığlık attı bu çığlığı Bella mutlaka duymuş olmalıydı.Bir vampir olmasa bile inmsanların bile duyacağı şekilde şiddetli çıkmıştı.

Daha sonra kolunu çekerek kopardı.Ve onunda boynunu kırdı.Diğerleride aynı acı çığlıklarını atmıştı.En sonuncusu çok kötü bir şekilde ölmüştü.Emmett onun ilk önce gözünü çıkarmıştı.Daha sonra dişlerini adamın koluna geçirip biraz kanını içmişti.Ve adamı aşağı eğerek göğsüne ert bir tekme geçirmişti.Çıkan kırılma seslerini duymuştu.Adam bir an nefes alamadı.Sonra adamıkn vücudunu paramparça etti.Ve hepsini ilerdeki denizin dibine attı artık onları kimse bulamazdı.İşini bitirince arkasına döndü ve Edward'la Bella'nın yanına döndü Edward neler olduğunu anlamıştı.Bella ise şaşırmış bir ifadeyle Emmett'e bakıyordu Emmett kahkaha atarak:

"Hadi ama sadece biraza atıştık ve birini denize düşünrünce kaçtılar" dedi.Çoksaçma bir Yalan olmuştu.Bella asla inanmazdı.Kendiside çok saçma olduğunu biliyordu ama ne olduğunu söyleyemezdi.Aslında denize atma kısmı doğrudu fakat tek parça halinde değildi.Bellanın yüzüne bakarken gülümsüyordu.

Konu: Geri: Tatlı Koku Cuma Ekim 09, 2009 1:19 pm

Bu cevap pek inandırıcı olmamıştı. Başka bahane bulamamış mıydı acaba? Yakında ortaya çıkar düşüncesiyle buna aldırmadı Bella. Daha sonra karşıdan bir grup genç geçiyordu. Bir tanesi onlara doğru yakalaşmaya başladı. "Bayan, benimle bir gece gezintisine gelir misiniz? Ücreti neyse halledilir." Bella neye uğradığını şaşırmıştı. Daha sonra gruptakiler Bella'ya doğru yaklaşmaya başlayınca Emmett Bella'nın kolundan tuttuğu gibi hızlı bir şekilde arkaya çekmişti. Kolu acımadı denilemezdi. Biraz sert ve hızlı çekmişti kolunu. Emmett gruptakilere karanlığı işaret ederek oraya gitti. Karanlığın içinde kayboldular. Bir beş dakika sonra acı içinde çığlıklar gelmeye başladı. Ardından da çat sesi ve su sesleri...
Az sonra karanlığın içinden Emmett göründü ve ikisine yaklaşırken Bella'nın dikkatini birşey çekti. Yürürken kolları sallanmıyordu ve nefes alırken omuzları oynaması gerekirken sabit bir şekilde duruyordu. Banka geldiği zaman gülümsedi ve açıklama yaptı. "Hadi ama sadece biraz atıştık ve birini denize düşürünce diğerleri kaçtı."
Bella'nın buna inanası gelmiyordu. Birini denize attıysa o çatır-çutur ve çığlıklar neyin nesiydi peki?! Şimdilik hiç bir soru sormadı Bella. Ama sürekli yalan söylediği belliydi. Daha sonra Edward ve Emmett'a yürümek istediğini söyledi ve ayağa kalktı. "Biraz yürüsek diyorum, boğuldum oturmaktan?"

Konu: Geri: Tatlı Koku Cuma Ekim 09, 2009 1:42 pm

Emmett Bella'nın sesini duydu yürümek istiyordu.Bella ayağa kalkınca kendiside yürümeyte hazırlandı insan adımlarına uyum sağlayabilirdi ama çok uzun bir süre değil.Neyseki Bella çok yavaş adımlarla ilerlemiyordu.İlerlerken Emmett,Edward ve Bella bir çığlık duydu:

"Aaaaaa..Lanet olsun paramparça olmuşlar ölmüşler aaaaa" lanet olsun.Yoksa denizin dibine gittikten sonra tekrar mı yüzeye çıkmıştı.Çığlıklar Emmett'in ve adamların gittiği karanlıktan geliyordu.Emmett ne olduğunu bilmeyen bir yüz ifadesi takındı:

"Sanırım birisi on..." durdu.Sözü kesilmişti.Emmett Bella'nın biraz şaşkın birazda ürkmüş ses tonunu duydu:

"Orada neler oluyor" demişti.Lanet olsun ne diyecekti.Çok hızlı bir şekilde düşündü.:

"Sanırım kötü şeyler olmuş bence burdan uzaklaşmalıyız" dedi.Yüzüne zorla gülümser bir ifade takınmaya çalıştı.Ne söyleyecekti.Bu işleri çok zorlaştırmıştı.Keşke cesetleri yaksaydı küll olan cesetleri kimse bulamaz ve göremezdi.